İklim değişikliği, şiddetli seller, uzun süreli kuraklıklar, artan orman yangınları, yoğunlaşan fırtınalar ve aşırı sıcaklarla dünya genelinde insanların yaşamlarını olumsuz etkiliyor. Toplumlar, bu etkileri azaltmak ve önlemek amacıyla yatırım yapmanın önemini her geçen gün daha fazla kavrıyor. Özellikle düşük gelirli ülkelerde, insanların, altyapının ve ekosistemlerin iklim değişikliğine karşı dayanıklılığını artırmak için uyum finansmanına büyük ihtiyaç duyuluyor. Bu finansman; aşırı hava koşullarına dayanıklı altyapı inşasından kuraklığa dirençli tarım ürünlerinin geliştirilmesine, sosyal koruma sistemlerinin kurulmasına ve iklim risklerinin yönetimi için bilgiye erişimin artırılmasına kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor. Ancak mevcut uyum finansmanı kaynakları, artan ihtiyaçları karşılamaktan uzak kalıyor ve özel sektörün katkısı henüz yeterli seviyede değil.
Özellikle düşük gelirli ülkelerde, insanların ve onların bağlı olduğu altyapı ile ekosistemlerin iklim değişikliğine karşı dayanıklılığını artırmak için uyum finansmanına büyük ihtiyaç var. Ancak her geçen yıl ihtiyaç duyulan uyum finansmanı ile mevcut kaynaklar arasındaki fark büyüyor. Uyum finansmanı, toplulukların iklim kaynaklı tehlikelere karşı risklerini azaltmalarına ve zarar görmelerini engellemelerine yardımcı olmayı hedefleyen yatırımları kapsıyor. Bu, aşırı hava olaylarına dayanıklı konut ve altyapı inşa etmek, kuraklığa dayanıklı ürünler geliştirmek, iklimle bağlantılı afetlerden sonra toparlanmayı kolaylaştıran sosyal koruma sistemleri (nakit, gıda, sigorta vb.) kurmak veya iklim risklerini daha iyi yönetebilmek için bilgiye erişimi artırmak gibi pek çok faaliyeti içeriyor. Uyum finansmanı, gelişmiş ülkelerden gelişmekte olan ülkelere aktarılan kaynakların yanı sıra, ülkelerin kendi sınırları içinde dayanıklılığı artırmaya yönelik kamu ve özel sektör yatırımlarını da kapsıyor. Ancak özel sektörün uyum finansmanına katılımı ise hala sınırlı.
Uyum finansmanının büyük kısmı kalkınmakta olan ülkeler için krediler yoluyla sağlanıyor; ancak en az gelişmiş ülkeler daha çok hibe şeklinde destek alıyor. Bazı ülkeler, borç yükünü artırmamak için iklim projelerine yönelik kredileri geri çevirebiliyor. Bu nedenle, finansman türü ile proje türü arasında doğru eşleştirmenin yapılması önemli. Ayrıca, “kayıp ve zarar” finansmanı da uyumla yakından ilişkili. Uyum finansmanı, gelecekteki iklim etkilerini azaltmayı hedeflerken; kayıp ve zarar finansmanı, bu etkiler gerçekleştiğinde oluşan zararları karşılamayı amaçlıyor. Uyum yatırımları sayesinde gelecekte oluşabilecek kayıplar ve zararlar azaltılabilir.
Uyum finansmanının artması için hem kamu hem özel sektörde daha güçlü siyasi irade, daha fazla kurumsal kapasite ve daha iyi veri gerekiyor. Bu yıl, Brezilya'nın Belém kentinde yapılacak olan Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı (United Nation Climate Change Conference-UNFCCC COP 30), uyum finansmanını artırmak için önemli bir fırsat. Bu zirvede, uyum hedeflerinin izlenmesine yönelik göstergeler belirlenecek ve uyum için sağlanan kaynakların takibi kolaylaşacak. Tüm bu adımlar, iklim krizinin ön saflarında yer alan topluluklar için somut bir değişim yaratmak açısından kritik olacak. Uyum finansmanının artırılması, yalnızca iklim adaleti açısından değil; aynı zamanda küresel istikrar, refah ve sürdürülebilir kalkınma için de stratejik bir yatırım olarak değerlendirilmeli. Bu yazı, uyum finansmanını anlamaya yönelik kapsama alınan 10 temel soruyu ve derinlemesine cevaplarını içeriyor.
1) Uyum finansmanı nedir?
Uyum finansmanı, iklim değişikliği kaynaklı riskleri azaltmak ve bu risklerin etkilerini hafifletmek için kullanılan kaynaklardır. Afetlere dayanıklı altyapı, kuraklığa dirençli tarım, sosyal güvenlik ağları ve iklim bilgisine erişim gibi alanları kapsar. Hem kamu hem özel sektör tarafından sağlanabilir. Gelişmiş ülkelerden gelişmekte olanlara yapılan katkılar da buna dahildir.
2) Ne kadar uyum finansmanına ihtiyaç var?
2023'e kadar gelişmekte olan ülkelerin yılda 215–387 milyar dolar arasında uyum finansmanına ihtiyaç duyduğu tahmin ediliyor. Bazı küçük ada devletlerinde bu maliyet, GSYH'nin %20’sine kadar çıkabiliyor. Ancak bu rakamlar belirsiz çünkü riskler ve ihtiyaçlar bağlama özgü ve gelecekteki iklim senaryoları değişken.
3) Ne kadar uyum finansmanı mevcut?
2021–2022 arasında ortalama 68 milyar dolar uyum finansmanı sağlandı, bunun 32.4 milyar doları gelişmiş ülkelerden gelişmekte olanlara gitti. Ancak bu miktar ihtiyaç duyulanın çok altında. Finansman açığı yıllık 187–359 milyar dolar arasında.
4) Kimler uyum finansmanını alıyor (ve alamıyor)?
En savunmasız ülkeler (örneğin düşük gelirli ülkeler) uyum finansmanının çok azını alabiliyor. Bu ülkelerde finansmana erişim için gerekli kurumsal kapasite genellikle yetersiz. Karmaşık başvuru süreçleri ve yüksek sermaye maliyetleri de erişimi zorlaştırıyor.
5) Neden iklim azaltım finansmanı uyum finansmanından daha fazla alıyor?
Uyum finansmanı toplam iklim finansmanının %10’undan az. Azaltım (mitigation), sera gazı salımlarını azaltmaya odaklandığı ve daha net ekonomik getiriler sunduğu için daha fazla finansman alıyor. Ayrıca tanımı ve ölçümü daha kolay olduğundan yatırımcılar tarafından daha fazla tercih ediliyor.
6) Uyum finansmanı takip edilmesi neden zor?
Uyum, bağlama özgü olduğundan tanımlanması ve izlenmesi karmaşık. Farklı kurumlar ve ülkeler, farklı metodolojiler kullanıyor. Verilerin toplanması, analiz edilmesi ve izlenmesi için kaynak ve kapasite gerekiyor. Özel sektör uyum yatırımları ise neredeyse hiç izlenemiyor.
7) Gelişmekte olan ülkeler uyum için mali destek alıyor mu?
Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (United Nations Framework Convention on Climate Change - UNFCCC) kapsamında, gelişmiş ülkeler gelişmekte olanlara uyum finansmanı desteği sözü verdi. 2022 itibarıyla, bu finansmanın 32.4 milyar doları sağlandı ve 2025’e kadar 40 milyar dolar hedefleniyor. 2035’e kadar toplam 300 milyar dolarlık yeni bir iklim finansmanı hedefi İklim Finansmanına İlişkin Yeni Kolektif Sayısallaştırılmış Hedef (New Collective Quantified Goal on Climate Finance - NCQG) belirlendi.
8) Özel sektör uyum finansmanına ne kadar katkı sağlıyor?
Özel sektörün katkısı çok sınırlı; mevcut izlenebilir finansmanın %90’ı kamu kaynaklı. Özel sektör yatırımları, düşük getiri beklentileri, yatırım riskleri ve veri eksikliği gibi nedenlerle kısıtlı kalıyor. Ancak bu açığın kapatılması için özel sektörün daha fazla devreye girmesi gerekiyor.
9) Uyum finansmanı nasıl sağlanıyor?
Gelişmekte olan ülkelere sağlanan finansmanın %76’sı geri ödemeli (kredi gibi), en az gelişmiş ülkeler ise ağırlıklı olarak hibe alıyor. Bazı ülkeler borç yükünü artırmamak için iklim kredilerini reddediyor. Doğru finansman türü, doğru projeyle eşleştirilmeli.
10) Uyum finansmanı ile kayıp ve zarar finansmanı arasındaki fark nedir?
Uyum finansmanı, iklim etkilerine karşı önceden hazırlık için sağlanırken, kayıp ve zarar finansmanı önlenemeyen etkiler sonrası zararları karşılamak için kullanılır. Birbirini tamamlayıcıdır; uyum yatırımları, ilerideki kayıpları azaltabilir.
Detaylı bilgi için kurumsal web sitemizi ziyaret edebilirsiniz: www.s360.com.tr