Anasayfa

Gençlerin sivil toplum dünyasına ve insan haklarına bakışı 

KONDA ve Hafıza Merkezi “Gençlerin İnsan Hakları Algısı: Kamuoyu Araştırması” adlı raporu ile 18-30 yaş aralığındaki bireylerin sivil toplum örgütlerine karşı tutumlarına ve katılım faaliyetlerine ışık tutuyor.

3 Dakikalık Okuma
|
İnsan Hakları ve İş Gücü

KONDA ve Hafıza Merkezi “Gençlerin İnsan Hakları Algısı: Kamuoyu Araştırması” adlı raporu ile 18-30 yaş aralığındaki bireylerin sivil toplum örgütlerine karşı tutumlarına ve katılım faaliyetlerine ışık tutuyor. Bu sayede gençlerin sivil topluma ve insan hakları savunmasına katılımının artırılması hedefleniyor. Raporda demokrasi ve insan hakları algısı, STK’lara karşı tutumlar ve STK deneyimleri dikkat çeken noktalar.

Gençlerin demokrasiye bakışı

Türkiye genelindeki bir örneklem (2217) dahilindeki gençlerin %90’ı, Türkiye’nin demokratik işleyişini 1-10 aralığındaki bir ölçek üzerinde 5 ve altında puanlandırıyor. Tüm gençlerin verdiği cevabın ortalaması ise 2.7. Bu gruptaki gençlerin %48’i ise 1 puan vererek demokratik işleyişten hiç memnun olmadıklarını belirtiyor. Bu oranın Türkiye genelinde %25 olduğu belirtiliyor.

Memnuniyet düzeyini yaş, eğitim düzeyi, siyasi parti tercihi, yaşam tarzı, etnik köken, inanç ve mezhep değişkenlerine bağlı olduğu görülüyor. Bu bağlamda memnuniyetin yaş, muhafazakarlık düzeyi ve dindarlık düzeyi ile doğru orantılı olduğu gözlemlenirken eğitim seviyesi ile ters orantılı olduğu görülüyor.

İnsan haklarına bakış

Örneklemdeki gençlerin %26’sı insan haklarını “eşitlik” kavramı ile ilişkilendiriyor. Siyasi parti tercihi özelinde bakıldığında en çok ilişkilendirilen kavramın “insan olabilme, yaşam hakkı” olduğu gözlemleniyor.

Türkiye genelinde “en önemli insan hakkı” olarak %47 oranıyla “yaşam hakkı geliyor”. Bunu %26’lık bir oran ile “ifade ve düşünce özgürlüğü”, %22’lik bir oran ile “kadınların eşitlik hakkı” ve “iyi bir eğitime erişim hakkı” takip ediyor. Derinlemesine mülakatlardan elde edilen verilerin de anket çalışmasından elde edilenler ile orantılı olduğu belirtiliyor.

]Rapor, gençler için en önemli insan hakkının %37 oranı ile “ifade ve düşünce özgürlüğü” olduğunu belirtiyor. Fakat, “ifade ve düşünce özgürlüğünün, adil çalışma koşullarının ve iyi bir eğitime erişme hakkının” hak savunucuları tarafından daha az savunulduğu belirtiliyor. Haklarının ihlal edildiğini düşünen gençlerin oranı ise %55. Bu bağlamda gençler en çok kadınların haklarının sonra da kendilerinin haklarının ihlal edildiğini düşünüyor.

STK’lara karşı tutumlar

Anket çalışmasına katılan gençlerin %36’sı dernek ve vakıfların insan hakları konusunda gereken önemi vermediklerini düşünürken %32’si yeterince çalıştıklarını fakat kapasitelerinin yeterli olmadığını düşünüyor. STK’ya üyelik ve katılım anlamında bir STK’ya üye gençlerin %33’ü yeterince çalışmalarına rağmen kapasitelerinin yeterli olmadığını düşünürken herhangi bir STK’ya üye olmayanların %37’si ise gereken önemi vermediklerini düşünüyor.

Herhangi bir STK faaliyetine katılmış gençlerin %36’sı yeterince çalışmalarına rağmen engellendiklerini düşünürken katılım göstermemiş gençlerin %36’sı ise yine gereken önemi göstermediklerini düşünüyor.

Konu STK’ların savunuculuk faaliyetlerine geldiğinde mülakata katılan gençlerin çoğunun “STK’ların yeterli derecede etkili olamadığı” görüşünde olduğu belirtiliyor. Bu anlamda STK’lara karşı uygulanan baskının ve STK’ların faaliyetlerine karşı duyarın düşük olduğunun altı çiziliyor.

STK deneyimleri

Gençlerin herhangi bir STK bünyesine ve faaliyetlerine katılım durumu incelendiğinde “her 100 gençten 4’ünün derneklere, 3’ünün vakıflara üye/gönüllü olduğu” belirtiliyor. Herhangi bir STK bünyesinde yer almama nedenleri arasında en çok (%25) “istemiyorum, nedeni yok” ve “zamanım yok” nedenleri öne çıkıyor. Bunları %12 oranı ile “güven duymuyorum” nedeni takip ediyor. Bu bağlamda her 10 gençten 9’unun son 3 ayda herhangi bir STK faaliyetine katılmadığı öne çıkıyor.

Sivil toplum örgütü etkinliklerine katılan gençlerin 19%’unun Twitter hashtag kampanyalarına katıldığı gözlemleniyor. %16’sının ise bağış yaptığı ve %12’sinin imza kampanyasına katıldığı öne çıkıyor. Rapor, katılım gösterilen etkinlik türünün yaş grubuna göre değiştiğini belirtiyor. Hashtag kampanyasına katılanlar 18-20 yaş grubu için %23 iken bu oran 26-30 yaş grubu için %13’e düşüyor.

STK’lara katılarak sahip olunması beklenen kazanımlara bakıldığında anket katılımcılarının %51’inin “yardıma ihtiyaç duyan insanlara yardımda bulunma” cevabını verdiği görülüyor. En çok işaretlenen ikinci cevabın ise “gönüllü faaliyette bulunan diğer kişilere dayanışmada bulunmak” olduğu gözlemleniyor.

Özetle, Türkiye genelinde anket ve mülakatlara katılan 18-30 yaş aralığındaki gençlerin Türkiye’nin demokratik işleyişine, insan hakları performansına, STK’lara karşı tutumları ve STK faaliyetlerine katılımı pek çok sosyo-demografik ve ekonomik değişkene bağlı. Fakat genel resme bakıldığında gençlerin çoğunluğunun Türkiye’nin demokratik işleyişinden memnun olmadığını, haksızlığa uğramış hissettiğini fakat çözümü STK’larda aramadığı görülüyor. 

S360'ta ortak değer yaratmayı odağımıza alarak günümüzün en önemli sürdürülebilirlik problemleri üzerine stratejik öneriler geliştiriyor, böylece kârı amaçla birleştiriyoruz.

Detaylı bilgi için kurumsal web sitemizi ziyaret edebilirsiniz: www.s360.com.tr

İlginizi çekebilecek diğer makaleler

4 Dakikalık Okuma
November 22, 2024

Yapay zekâ şirketlerinin “etik badana”larına kanmayın

3 Dakikalık Okuma
November 22, 2024

Küresel biyoçeşitlilik telafisi işe yaramıyor – Uzmanlar yerel çözümleri öneriyor

5 Dakikalık Okuma
October 11, 2024

Avrupa yeşil hidrojen vizyonunu nasıl daha güçlü bir şekilde hayata geçirebilir?