Anasayfa

Sürdürülebilir kalkınmanın 2021 karnesi

2030 yılına yaklaşırken küresel olarak Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA)’nın başarıya ulaşması için kritik bir eşikte duruyoruz. Bir yıldan uzun bir süredir devam eden küresel salgın nedeniyle birçok sektör çeşitli ekonomik darboğazlar yaşadı. Bu ekonomik sıkıntılar da doğrudan sürdürülebilirlik politikalarını ve uygulamalarını olumsuz olarak etkiledi. Pandemiden çıkış çabaları şimdiye kadar adaletsizce ve sürdürülebilir kalkınmaya gerekli önem verilmeden ele alındı. Mevcut kriz onlarca yıllık kazanımları tehdit ediyor ve daha yeşil, daha kapsayıcı ekonomilere geçiş için SKA’nın rehberliğine her zamankinden daha çok ihtiyaç var.

3 Dakikalık Okuma
|
İnsan Hakları ve İş Gücü
Etki Ekonomisi ve Toplumsal Yatırım
Biyoçeşitlilik ve Ekosistemler

2030 yılına yaklaşırken küresel olarak Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA)’nın başarıya ulaşması için kritik bir eşikte duruyoruz. Bir yıldan uzun bir süredir devam eden küresel salgın nedeniyle birçok sektör çeşitli ekonomik darboğazlar yaşadı. Bu ekonomik sıkıntılar da doğrudan sürdürülebilirlik politikalarını ve uygulamalarını olumsuz olarak etkiledi. Pandemiden çıkış çabaları şimdiye kadar adaletsizce ve sürdürülebilir kalkınmaya gerekli önem verilmeden ele alındı. Mevcut kriz onlarca yıllık kazanımları tehdit ediyor ve daha yeşil, daha kapsayıcı ekonomilere geçiş için SKA’nın rehberliğine her zamankinden daha çok ihtiyaç var.

Birleşmiş Milletler’in yayınladığı Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları 2021 raporu ve Cambridge Üniversitesi’nin hazırladığı Sürdürülebilir Kalkınma Raporu 2021’de geride bıraktığımız senede amaçlara dair ilerlemeleri ve eksik kalınan noktaları ele alıyor.

Bazı amaçlarda ilk kez gerilemeler yaşandı

Küresel ortalama SKA Endeksi 2015 yılında SKA'nın benimsenmesinden bu yana, ilk kez 2020 yılında pandemiyle birlikte artan yoksulluk oranları ve işsizlik nedeniyle bir düşüş yaşadı. 2021 yılında da pandemi koşulları altında yerel ve küresel boyutlarda eşitsizliğin artışına şahit olduk. Kriz, özellikle kayıt dışı ekonomideki 1,6 milyar işçinin geçim kaynaklarını ciddi şekilde etkiledi. Uluslararası turizmin büyük bir darbe alması, gelişmekte olan küçük ada devletlerini orantısız bir şekilde etkiledi. Aşıya erişim söz konusu olduğunda da özellikle düşük gelirli gelişmekte olan ülkelerde, pandemi etkilerini daha sert bir şekilde gösterdi. Haziran 2021 itibarıyla, Avrupa ve Kuzey Amerika'da her 100 kişiye yaklaşık 68 aşı uygulanırken, Sahraaltı Afrika'da 2'den az aşı yapılmıştı. Dünya çapındaki hükümetler, COVID-19'a yanıt olarak 1.600 kısa vadeli sosyal koruma önlemi uygulamaya koydu ama 2021 yılı itibarıyla hala 4 milyar insan sosyal koruma kapsamında değil. Tüm bu hikayeler ve çok daha fazlası birleşince, pandeminin bir sonucu olarak 119 ila124 milyon kişi daha aşırı yoksulluğa itilirken 70 ila 161 milyon kişinin daha açlık çekeceği düşünülüyor. Bütün bu olumsuz gelişmeler özellikle Yoksulluğa Son, Açlığa Son ve İnsana Yakışır İş ve Ekonomik Büyüme amaçlarında önemli gerilemelere neden oldu.

Krizi iyi yöneten ülkelerin güçlü bir sosyal koruma ve sağlık sistemine sahip olması, SKA’nın önemini bir kez daha vurguluyor. Ülkelerin sosyal güvenlik ağlarını güçlendirmesinin ve temel tıbbi hizmetleri sağlayacak evrensel sağlık kapsamına geçmesinin altını çizen SKA çağrılarının haklılığı, pandemi ile zorlu bir yoldan kanıtlandı.

2020 yılında korona önlemleri kapsamında çoğu ülkede üretimin ve diğer ekonomik faaliyetlerin kısa süreli durması sera gazı salımlarını önemli ölçüde azaltmıştı. 2021 yılında bu emisyonlarda tekrar bir artış yaşandı. Bu durum ve devamında yaşanan çevresel tahribatlar, İklim Eylemi, Sudaki Yaşam ve Karasal Yaşam hedeflerinde ilerlemeyi zorlayan bir yıla neden oldu. 154 gelişmiş ülkenin 124’ü Paris Anlaşması'nın hedeflerine yönelik ulusal iklim adaptasyonu planlarını açıklamış olsa da geçtiğimiz sene yaşanan çevresel gelişmeler küresel ısınmayı istenilen derecede tutmanın artık gerçeklikten uzak olduğunu gösteriyor. Biyoçeşitlilik azalıyor, karasal ve sulak alanlarda endişe verici bozulmalar yaşanıyor. Okyanuslarda oksijen bakımından yetersiz olan “ölü alanlar” 2008-2019 yılları arasında 400’den 700’e yükseldi. Ekosistemlere ve doğaya verilen zararların iyice fark edildiği bu yılda çevresel tahribat ve salgın hastalıklar arasındaki ilişkinin üstünde duruldu.

Pandemiyle şekillenen son iki senemizden öğrendiğimiz bir diğer şey de verinin önemi oldu. Pandeminin başlangıcından beri politika yapıcıların ve liderlerin zamanla yarışan kararlar vermeleri gerekti fakat çoğu ülkede doğru kararlara götürecek veriler eksikti. Pandemi yayılmaya devam ederken ve dünya 2030 hedeflerinin bitişine yaklaşırken zamanında ve yüksek kaliteli veriler her zamankinden daha önemli görülüyor.

Dijital dönüşüm hızlandı

Dijital teknolojiler karantinalar sırasında sosyal hizmetlerin, ödemelerin, okulların ve sağlık hizmetlerinin sürdürülmesinde ve birçok meslek için evden çalışmanın etkili olmasını sağlamada kritik bir rol oynadı. Rapor çıktılarında dijital uygulamaların; sosyal kapsayıcılık, ekonomik fırsat yaratma ve halk sağlığı gibi konulardaki önemi vurgulanıyor. Pandemiyle hayatımıza daha kesin olarak giren dijital teknolojilerin sağladığı imkanlar Eşitsizliklerin Azaltılması, Sağlıklı Bireyler ve Sanayi, Yenilikçilik ve Altyapı amaçlarında ilerlemeye destek oldu.

İhtiyaç duyulan dönüştürücü değişimlerin hayata geçmesinde SKA’nın; kriz, sağlık, sosyal ve ekonomik refahtan iklim ve ekosistemlere kadar sürdürülebilirliğin çeşitli boyutları arasındaki karşılıklı bağımlılığı ve bağlantıları göstererek önemli bir yol haritası sunuyor. Pandeminin etkilerini bu denli -umarız- hissetmeyeceğimiz dönemde oluşan yeni düzende hükümetler ve uluslararası kamuoyu, SKA’nın önderliğinde yapısal dönüşümleri ve ortak çözümler daha sık konuşmalı. Bunlar; sağlık, eğitim, su, sanitasyon gibi sosyal koruma ve kamu hizmetlerinin güçlendirilmesinin; bilim, teknoloji ve inovasyona ayrılan yatırımların arttırılmasının; gelişmekte olan ülkelere mali destek sağlanmasının; yeşil ekonomi yaklaşımının benimsenmesinin; temiz enerji ve sanayiye yatırımlarının arttırılmasının ve sürdürülebilir gıda sistemlerine geçişin sağlanması olarak düşünülebilir. Hiçbir ülke birbiriyle bağlantılı bu küresel şokları tek başına önleyemez, yanıt veremez veya toparlanamaz. Bu nedenle SKA çerçevesinde ülkelerin ortaklaşa mücadelesine her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyuluyor.

S360'ta ortak değer yaratmayı odağımıza alarak günümüzün en önemli sürdürülebilirlik problemleri üzerine stratejik öneriler geliştiriyor, böylece kârı amaçla birleştiriyoruz.

Detaylı bilgi için kurumsal web sitemizi ziyaret edebilirsiniz: www.s360.com.tr

İlginizi çekebilecek diğer makaleler

3 Dakikalık Okuma
July 26, 2024

Veriler, geçtiğimiz 12 aylık dönemde sıcaklıkların sanayi öncesi dönem ortalamasının 1,5 derece üzerinde olduğunu gösteriyor

4 Dakikalık Okuma
July 26, 2024

Dünya Mülteciler Günü: Yenilikçi yaklaşımlar sürdürülebilir geçim kaynaklarının inşasına nasıl yardımcı olabilir?

2 Dakikalık Okuma
July 26, 2024

Kuşaklar arası liderlik iş dünyasını ve toplumu güçlendirebilir